5 Ekim 2015 Pazartesi

Dağların Gizlediği Şelaleye Yolculuk

Fotoğraf: Atakan SAĞIR


Yükseklik 2000 metrenin üzerinde...Burası Zigana Dağı'nın iç kısımları. Zigana Dağı'ndaki tesislerinden sonra yaklaşık 5 km daha devam edip Naharcı Yaylası denilen araçla girilemeyecek bir alana geliniyor. Eski yayladan dağa tırmanıldığında rüzgarın uğultusu giderek şiddetleniyor. Yüksekliğinde etkisiyle dağa tırmanırken nefes alıp vermem bile değişiyor. Ağustos ayı olmasına rağmen kilometrelerce yol katettiğim halde en ufak bir yorgunluk belirtisi hissetmiyorum.
Ard arda devirdiğim dağlardan sonra uzaklardan beliren bir şelale dikkatimi çekiyor...




Bu kadar gelmişken adsız şelaleyi de görmeden dönmek istemiyorum. Adsız şelale diyorum çünkü bu küçük şelalenin herhangi bir adı veya bilinirliği yok. Doğallığından ödün vermeyen bu şelale kayalıkların arasından rüzgarın uğultusuna karışan şırıltısıyla tatlı tatlı akıyor.





Kayalıklarda ilerlerken çok dikkatli olmak gerekiyor. Islanmış taşlar inanılmaz derecede kaygan.



Şelalenin yanına vardığımda ise güzel bir sürpriz beni bekliyor: Kışın yağan karlardan kalmış kar kütleleri...
Erimemekte ısrarcı olan bu buz kütleleri ortama adeta doğal klima etkisi veriyor. Dönüşte kardan bir parça kırıp eridğinde içmek için yanıma alıyorum. Belki de sıcağın etkisindendir ama şöyle söyleyebilirim ki hayatımda içtiğim en lezzetli suydu.






















Hiç yorum yok:

Yorum Gönder