12 Aralık 2015 Cumartesi

Trabzon Notları


Fotoğraflar:Atakan SAĞIR


Doğu Karadeniz’in sıcak kanlı şehridir Trabzon. Daha önce üç defa daha Trabzon’da bulunmuştum ve tesadüf eseri bu ziyaretimde yaz mevsimine denk gelmişti. Trabzon’un insanını aratmayacak kadar, hatta daha da sıcak olan bir şeyi vardır ki o da havasıdır. Denize olan yakınlığı nedeniyle de nem seviyesi yüksek olan Trabzon’da abartmadan söylemek gerekirse yazın nefes almak bile oldukça güçtür. Buna rağmen şehri gezme heyecanı bir nebze de olsa Trabzon’un bunaltıcı havasını unutmamı sağlayabiliyordu.



Bu şehirdeki ilk durağım Ayasofya Müzesi’ydi. Ayasofya Müzesi’nden kısaca bahsetmek gerekirse İstanbul’un, Kral I.Manuel tarafından 1250-1260 yıllarında yaptırılmış bir manastır kilisesidir. Günümüzde ise müze olarak kullanılmaktadır. İstanbul’da bulunan ve herkesin bildiği Ayasofya kadar heybetli bir yapı olmasa da kendine has bir mimarisi vardır Ayasofya Müzesi’nin. Deniz kıyısındaki şirin görünümüyle Trabzon’a kültürel bir değer katan Ayasofya’nın içindeki taş duvarlarda ise Hristiyanlığa ait dini tasvirler yer almaktadır. Fakat, bu resimlerin bir kısmı ise duvarlardan silinmiştir. Orta Karadeniz’de başlayan ve doğuya doğru gittikçe hem sayısı hem de ünü artan bir Karadeniz klasiğinden de söz etmeden geçmek istemem, yani Karadeniz pidesinden. Trabzon’a gidecek bir kişiye edeceğim tavsiyelerin başında kesinlikle güzel bir pidecide Trabzon peynirlisi yemek gelecektir. Pide denilince, başta kendim olmak üzere çoğu insan için olmazsa olmaz kavurmalı veya kıymalı türleri gelir. İşte Trabzon pidesinin ezber bozan özelliğinden biri de peynirli pidelerinin etlilerinden daha meşhur oluşudur. En azından ben öyle düşünüyorum. Trabzon yağıyla birlikte tüketilen pideler, özellikle yaz sıcağında insanın kolestrol seviyesini artırsa da, Trabzon’a yolu düşenlere (ölçüyü kaçırmamak şartıyla) şiddetle tavsiye edebilirim.
Trabzon anılınca akla illa ki şehri temsil eden Trabzonspor gelir. Trabzonlular için ise her şeyden önce Trabzonspor geliyor. Yazıma başlarken şehrin insanının sıcaklığından söz etmiştim, nitekim doğrudur da. Fakat Trabzon’da Trabzonspor maçını izlemiş bir yabancı bu ifadelerimi inandırıcı bulamayabilir. Tecrübeme dayanarak yazıyorum ki Trabzon’da dikkat edilmesi gereken önemli konulardan biri, Trabzonspor’un maçını izlerken iyi niyetle de olsa fazla yorum yapmamak olacaktır.  Eğer üzerinizde Trabzonspor forması yoksa, Trabzon’da futbol maçı izlememenizi tavsiye ederim.
Seyahatim boyunca şehir merkezinde çok fazla zaman geçirme fırsatım olmadı. Bu nedenle de, Trabzon’un gün yüzüne çıkmamış güzellikleriyle karşılaşmamış olabileceğimi düşünüyorum. Kısıtlı zamanıma rağmen az da olsa keşfetmeye çalıştığım bu şehirde keyifli bir üç gün geçirdiğimi düşünüyorum. Her şeyinden memnun olmuştum Trabzon’un, fakat bir şeyi hariç; aşırı nemli havası.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder